Dilin Anahtarı Deyimler

ayaklarına kara sular inmek:

Haşim Bey: Hanım, evde misin?

Hülya Hanım: Geldin mi Bey?

Haşim Bey: Geldim geldim. Bir bardak su getirir misin? Çok yoruldum.

-*--

Hülya Hanım: Buyur. Elektrik faturasını ne yaptın? Halledebildin mi?

Haşim Bey: Dur bir Hanım. Azıcık nefes alayım. Sabahtan beri oradan oraya, oradan oraya koşturdum durdum.

Hülya Hanım: Allah Allah… Anlat bakalım merak ettim.

Haşim Bey: Önce elektrik idaresine gittim. Görevliye faturayı gösterdim. “Burada bir yanlışlık var. Biz geçen ay evde değildik. Fatura nasıl bu kadar fazla gelir?” diye sordum. Adam faturaya baktı. “Amca, önce belediyeye gitmen lazım.” dedi. Belediyeye gittim. Adreste yanlışlık olmuş. Oradan da muhtara gönderdiler. Sonra belediye, sonra tekrar elektrik idaresi… Vallahi ayaklarıma kara sular indi… Ama çok şükür en sonunda hallettim.

Hülya Hanım: Ayaklarına sağlık Bey… Ben şimdi güzel bir Türk kahvesi yapayım. Bütün yorgunluğun geçer.

Haşim Bey: Haydi yap bakalım!

“ayaklarına kara sular inmek” deyimi, çok yorulmak, güçsüz kalmak anlamına gelmektedir. Diyalogdaki gibi çok gezdiğimiz, çok yorulduğumuz zamanlarda ayaklarımızdaki güçsüzlük hissini anlatmak için bu deyimi kullanırız. Eğer biri size, “Çok yoruldum. Ayaklarıma kara sular indi.” derse ona Türk kahvesi ikram edebilirsiniz. Türkiye’de insanlar, yorgunluklarını unutmak ve dinlenmek için Türk kahvesi içer.