
Dilin Anahtarı Deyimler
sarı çizmeli Mehmet Ağa:
Adam: Of, of!
Kadın: Yahu ne oldu? Sabahtan beri böyle sıkıntılısın…
Adam: Geçen ay yeni bir ev kiralamıştım ya…
Kadın: Evet yeni taşındın hatta…
Adam: Evet evet… Emlakçıyla sözleşme imzaladım, 3 aylık peşin kirayı ve depozitoyu da verdim.
Kadın: E?
Adam: Meğerse ev sahibinin evinin kiralandığından haberi yokmuş!
Kadın: Nasıl yani?
Adam: Öyle işte… Bu adam eskiden evle ilgileniyormuş. Ama ev sahibi evi kiralamaktan vazgeçmiş. Benim emlakçı da ev sahibinden habersiz böyle bir iş yapmış. Tabii anahtarı da var evin…
Kadın: E ne olacak peki şimdi, emlakçıyı bulup paranı geri istesene…
Adam: Nerede bulacağım ki… Ne yeri belli ne yurdu… Dükkanı yok, telefonu kapalı…. Sarı çizmeli Mehmet Ağa!
Kadın: Çok üzüldüm, inşallah ev sahibiyle anlaşırsınız.
Adam: İnşallah, bakalım.
-*--
“Sarı çizmeli Mehmet Ağa” deyimi; kim olduğu, nerede oturduğu bilinmeyen kimse anlamına gelmektedir.
Bu deyimin çıkış hikâyesi olarak pek çok farklı anlatı söylenegelmiştir. Her nereden yayılmış olursa olsun “sarı çizmeli Mehmet Ağa” deyiminin Türkçeye kattığı güzellik inkâr edilemez.
Mevzu “sarı çizmeli Mehmet Ağa” olur da Barış Ağabey’i anmamak olur mu? Bakalım o bize sarı çizmeli Mehmet Ağa’yı nasıl anlatmış?