Keloğlan ve Aykız ile Faydalı Bilgiler

-Karın Şişkinliği-

Aykız: Geldim! Kim ki bu saatte?

Aykız: Geldim, geldim!

Aykız: A Keloğlan! Niye böyle erken geldin?

Keloğlan: Aykız’ım insan önce bir “Hoş geldin.” der.  “Niye geldin?” denir mi hiç?

Aykız: Keloğlan kusura bakma. Şaşırdım sadece. Hoş geldin. Hasta mısın neden erken geldin?

Keloğlan: Hoş bulduk Aykız’ım. Evet, kötüyüm biraz. Karnım ağrıyor. Davul gibi şişti. Dün akşam çok yedim galiba.

Aykız: Ya… Hep diyorum çok fazla yeme diye… Doymuyorsun ki…

Keloğlan: Haklısın Aykız’ım haklısın. Artık seni dinleyeceğim.

Aykız: Keloğlan!

Keloğlan: Ay! Aykız’ım ne oldu, niye bağırdın?

Aykız: Aklıma bir şey geldi. Geçen hafta gazetede küçük bir not vardı. Konusu da “Karın ağrılarında ne yapabiliriz?” idi. 

Keloğlan: Peki ne yapabiliriz?

Aykız: Ağrının geçmesinin çok kolay bir yolu var. Sen burada bekle.

Keloğlan: Zaten yerimden kalkamıyorum Aykız’ım…

…

Aykız: Al bakalım şu taze naneyi.

Keloğlan: Ne yapacağım bunu?

Aykız: Naneyi ağzına at. 10-15 dakika çiğne. Sonra da yut. Taze nane mideye iyi geliyor.

Keloğlan: Aykız’ım teşekkür ederim. Hayatımı kurtardın.

Aykız: Abartma Keloğlan. Hadi ye şu naneyi. 1 saat sonra iyi olacaksın.

Keloğlan: Aykız varken bana hiçbir şey olmaz!