
Keloğlan ve Aykız ile Faydalı Bilgiler
-Küçülen (Çeken) Kıyafetler-
Aykız: Oof oof! Ne hale gelmiş bunlar!? Şunlara bak hepsi küçücük olmuş.
Keloğlan: Aykız’ım neye ne oldu yine?
Aykız: Keloğlan çok sinirliyim. Lütfen ev işlerinde yardım etme bana.
Keloğlan: Yine ne yaptım Aykız’ım? Anlat bakalım.
Aykız: Hani dün akşam çamaşır makinesini açtın ya…
Keloğlan: Evet, çamaşırlar birikmiş, ben de hepsini attım çamaşır makinesine. Nasıl, hepsi tertemiz olmuş değil mi?
Aykız: Evet evet, hepsi tertemiz. Sağ ol. Fakat küçük bir sorunumuz var!
Keloğlan: Neymiş o?
Aykız: Bu kıyafetleri artık çocuklarımız giyer. Çünkü hepsi küçücük olmuş.
Keloğlan: Allah Allah… Nasıl oldu ki bu iş?
Aykız: Sen çamaşırları kaç derecede yıkadın Keloğlan?
Keloğlan: Tertemiz olsunlar diye 80 derecede yıkadım tabii ki…
Aykız: Aferin Keloğlan. Ne yapacağız şimdi bunları? Baksana, kazağım da küçülmüş. Bunu annen ördü bana.
Keloğlan: Aman kel başıma gelenler… Anama ne derim ben şimdi?
Aykız: Sorarsa Keloğlan’ın işi derim.
Keloğlan: Hoppalabudum, ne güzel bir fikir buldum! Evde sirke ve karbonat var mı?
Aykız: Evet var.
Keloğlan: Aykız’ım sen sirke ve karbonatı getir, ben de kıyafetleri eski hâline getireyim.
Aykız: Hiç anlamadım ama al bakalım….
Keloğlan: Önce büyük bir kabın içine ılık su koyuyoruz. Sonra biraz sirke şöyle, azıcık da karbonat döküyoruz. Sonra da kıyafetleri suya bırakıyoruz. 5 saat sonra kazağın da diğer kıyafetlerimiz de eskisi gibi olur…
Aykız: Ah Keloğlan, önce üzüyorsun sonra mutlu ediyorsun.
Keloğlan: Hayat bu Aykız’ım. Acısı da var tatlısı da. Haydi sen de güzel bir tatlı yap da tatlı yiyelim, tatlı konuşalım.
Aykız: Tamam.