Canlı Yayın
Dinlediğini Paylaş

Yeşil Dünyamız

Bir ağaca bakmak ruhunuzu dinlendiriyor mu?

Sizin de cevabınız evetse bu haftaki Yeşil Dünyamız tam da size göre… Bu haftaki konumuz: Orman.

 

Araştırmalara göre bir ağaca bakmak ruhu dinlendiriyor, yorgunluğu alıp götürüyor. Yeşili sevmemek mümkün mü, bilemeyiz ancak ağaçların bizi sadece ruhen değil, bedenen de beslediğinin farkındayız. Ayrıca daha ne güzelliklere vesile oluyor bakalım: Barınma ve beslenme ihtiyacımızı karşılıyor. Bizim dışımızda birçok canlıya da ev sahipliği yapıyor. Toprağı koruyor, iklimi ve su rejimini düzenliyor, hava kirliliğini önlüyor, karasal biyolojik çeşitliliğin yüzde 80’ini barındırıyor, gen kaynaklarımızı muhafaza ediyor, yaban hayatının sürekliliğini sağlıyor…

Ağaçlar, küresel ısınmanın etkilerinin azaltılması konusunda da büyük görevler yerine getiriyor. Yani bu sorunlardan korunmak için ağaç dikmemiz gerekiyor. Ağaçlar atmosfere bıraktığımız karbondioksiti, ürettikleri oksijenle dengeliyor ve ne kadar çok ağaç dikilirse, küresel ısınmanın etkileri o oranda azalıyor. 

Daha neler yaptığını rakamlarla açıklayalım biraz da:

·         Ormanlar, yaz aylarında sıcaklığı 5- 8 derece düşürüyor, kışın 1-3 derece yükseltiyor.

·         Suyun az bulunduğu alanlarda ağaç gölgeleri, buharlaşmayı yavaşlatıyor.

·         Kökleriyle toprağın metrelerce altına uzanıyor ve toprağı bir arada tutuyor. Deprem nedeniyle oluşabilecek hasarı azaltıyor.

·         1 hektar ladin ormanı 32 ton, 1 hektar çam ormanı ise 40 ton toz emiyor.

·         25 metrelik bir kayın ağacı saatte 1,5 kg oksijen üretiyor; 40 kişinin ürettiği karbondioksiti tüketiyor. Yılda bir tona yakın toz ve 300 kg zehirli gazı süzüyor.

·         100 yaşındaki bir kayın, yılda 30.000 litre su çekiyor ve erozyonu önlüyor.

·         1 hektar ladin ormanı 32 ton, 1 hektar çam ormanı 40 ton, 1 hektar kayın ormanı 68 ton toz emiyor. 

·         Özellikle meşe ve çınar ağaçları, şehir ortamlarında kuş, arı ve karıncalar için mükemmel yuvalar olarak iş görüyor.

 

Ağaçlar bütün bunları yaparken hiçbir karşılık da beklemiyor. Canlılar arası ayırım da yapmıyor, herkese eşit davranıyor. Meyvelerini paylaşırken hesap sormuyor. Gölgesine oturduğumuzda rüzgârdan aldığı ilham ve kucak açtığı canlılarla birlikte eşsiz bir senfoni de sunuyor.

Bunlar da yetmiyor; kalem, kâğıt, masa, sandalye, kapı, dolap, dergi, kitap oluyor… Tüm bunları sadece bir ağaç olarak yapıyor. 

Bu ağaçlar bir araya geliyor ve ormanı meydana getiriyor. Sonra ağaç dışında bambaşka bir dünya sunuyorlar. Bu dünyadan elde ettiklerimiz de cabası. Başta gıda ve tıp alanında hammadde olarak kullanılmak üzere; kimya, tekstil, deri, kozmetik, boya ve mobilya sanayinde kullanılmak üzere odun dışı orman ürünlerine de ev sahipliği yapıyor.

Ormanlardan elde edilen tohumlar, meyveler, kabuklar, çiçekler, yapraklar, genç dal ve sürgünler, kökler, yumrular ve soğanları, yağ ve katranlar ile mantar gibi ürünlerin hepsi odun dışı orman ürünü olarak değerlendiriliyor. 

Anlatmakla bitmiyor sevgili dostlar. Bitmiyor da biz insanlar saygımızı esirgediğimizde tüm bu nimetler de birer birer gidiyor elimizden. Biliyor musunuz, son yüzyılda 30 bin bitki türünün nesli tükendi. Nedeni ise aşırı ve denetimsiz toplanmaları ile birlikte doğal yetişme ortamlarının daralmış olması. Çevresel kirlilik ve küresel ısınma da cabası… 

Bir başka önemli nokta da yangınlar… Ormanlarımıza ve barındırdığı ekolojik dengeye büyük katkıları olan canlı-cansız tüm bileşenlere yangınlar da önemli oranda zarar veriyor. Doğa olayları nedeniyle çıkan orman yangınlarının yanı sıra insan eliyle meydana gelenler de var. Doğa olaylarının bu felaketteki oranı %2’den daha az. Geriye kalanı ise ne yazık ki insan kaynaklı. Kasıtlı veya kasıtsız insan kaynaklı orman yangınlarının oranı %98,8.

 

Program boyunca bahsettiğimiz nimetlerin yanı sıra malımız hatta canımıza da mâl olan sonuçlarla karşılaşmamak için biraz hürmet, biraz şefkat yetiyor aslında. Ne dersiniz, sizce de hak etmiyorlar mı?

 

Mükemmel bir yaradılışın içinde biz insanlara lütfedilenleri hatırlamaya ve sundukları nimetlere dikkat çekmeye çalıştığımız programımızın bu hafta da sonuna geldik. Program boyunca bizlere eşlik ettiğiniz için teşekkür ederiz. Hoşça ve dostça kalın. 

PAYLAŞ
DEĞERLENDİRİN
YORUM YAP