Canlı Yayın
Dinlediğini Paylaş

Yeşil Dünyamız

Merhaba Sevgili Dinleyiciler! Yeşil Dünyamız’ın bu haftaki konusu; “Su Ayak İzi”.

Dünyamızın kusursuz bir denge içinde yaratıldığını biliyoruz. Bu mükemmellik döngüsünde tüketilen kaynaklar bir şekilde kendini yeniliyor. Ne var ki biz insanoğlu, bu mükemmel uyuma zarar veriyoruz. 

Sanayileşme, özellikle son iki yüzyıldır, tüketim alışkanlıklarımızı da değiştirdi. Kaynaklarımızı bu denli tüketmeye devam edersek felaketlere davetiye çıkaracağımız çok açık. İhtiyacımız olmadığı hâlde satın aldığımız elbiseler, gerekli ve yararlı olmadıkları bilindiği halde yenilen içilenler,  kullanmadığımız küçük aletler ve daha neler neler… 

-*--

Tükettiğimiz mal ve hizmetlerin üretiminde su kullanılıyor. Dolayısıyla sektörler arasında dengeli paylaşılması gereken bu suyun dikkatli kullanımı önem kazanıyor ve buna “Su Ayak İzi” deniyor. Bu kavram suyun hem üretimde hem de tüketimde etkin şekilde korunması konusunda bize önemli ipuçları veriyor. 

Öte yandan hayat olarak nitelediğimiz suyun değerini maalesef tam olarak anlamış değiliz. Suyun hâlâ çokça bulunduğunu ve istediğimiz gibi tüketebileceğimizi sanıyoruz. Şöyle bir düşündüğümüzde, dünyamızın üçte ikisi su ile kaplı. Hâlbuki bu suyun sadece %3’ü tatlı sudur. Bunun da yaklaşık %80’i kutuplarda ve yeraltında bulunuyor. Doğal döngüsü içindeki içme suyu miktarı ise sadece %1.

Daha anlaşılır olması açısından bir örnek verelim.

Bir kilo sığır etinin üretimi için yaklaşık 16 bin litre su gerekiyor. Şöyle ki: Bir sığırın et üretmek amacı ile 3 yıl beslenmesi gerekir. Yaklaşık 200 kg. kemiksiz etin elde edileceği düşünülürse; bu hayvanın yaklaşık olarak 1300 kg. tahıl, 1200 kg. saman, 24 metreküp içme suyu ve 7 metreküp temizleme suyu tüketmesi gerekir. 1 kg. kemiksiz sığır eti üretebilmek için yaklaşık 6.5 kg. tahıl, 36 kg. saman ve 155 litre su kullanmak gerekir. Rakamlar toplandığında yaklaşık 16.000 litre su harcanması gerekiyor. Yani 1 kg. kemiksiz sığır etinin su ayak izi 16.000 litre sudur.

Örnekleri çoğaltmak mümkün:

·   1 kg. elma veya armut için 700,

·    1 kg. tavuk için 3.900,

·    1 kg. çikolata için 24.000,

·    1 kg. zeytin için 4.400,

·    1 kg. pirinç için 3.400

·    1 kg. patates için 250 litre su tüketiliyor.

Dahası da var:

·    1 sayfa A4 kağıt için 10,

·   1 bardak elma suyu için 190,

·    1 fincan kahve için 140,

·    1 paket patates cipsi için 185,

·    1 adet küp şeker için 7.5,

·    1 hamburger için 2400,

·    1 çift sığır derisi ayakkabı için 8000 litre su tüketiyoruz.

-*--

Hayatımızı devam ettirebilmek adına tükettiğimiz her şey için bir bedel ödüyoruz. Bunu yaparken bazılarımız oldukça rahat yaşarken bazılarımız aynı gelirle sıkıntılı günler geçirebiliyor. Bu farkı ortaya koyan ise tasarruf kavramı.

 

Tüketim çılgınlığının toplum üzerindeki etkinliği tasarrufun önemini gün be gün artırıyor. Tasarruf yaparak sadece kendimiz için değil, çevremiz ve dünyamız için de kaynak planlaması yapmış oluruz. Bunu yapmak zorundayız, çünkü dünyamızın doğal kaynakları hızla tükeniyor. Sebep ise plansız ve gereğinden fazla gerçekleştirdiğimiz tüketim. Dolayısıyla hepimizin kendine göre tasarruf planları yapması zorunlu hâle geliyor.

-*--

Bu plana dâhil edebileceğimiz birkaç öneri ile programımızı noktalayalım.

·     Enerji koruyucu lambalar kullanabiliriz.

·     Kullanılmayan ve gereksiz olan ampulleri kapatabiliriz.

·     Ev aleti alırken aygıtın enerji sarfiyatını göz önünde bulundurabiliriz.

·     Yüksek bedelli ürün alımı yapmadan fiyat araştırması yapabiliriz.

·    Gösteriş uğruna markalara teslim olmak yerine sezon sonu indirimlerden yararlanabiliriz.

·   Çamaşır ve bulaşık makinelerini aşırı doldurmadan kullanabiliriz.

·   Pencere ve camların ısı yalıtım performansını arttırabiliriz.

·   Klimalı yerlerde kapı ve camların kapalı olmasına dikkat ederek su ayak izini azaltabiliriz.

 

Bugünlük de aktaracaklarımız bu kadar. Önümüzdeki hafta yeni bir konuyla karşınızda olacağız. Yeniden görüşünceye dek hoşça kalın. 

PAYLAŞ
DEĞERLENDİRİN
YORUM YAP